ÇOCUĞUM OKULDA BAŞARILI OLSUN
Çocuğum okulda başarılı olsun

   Değerli okuyucularım, çocuğumuzun derslerinde ve okulunda başarılı, çabuk öğrenen biri olması için öncelikle onu koşulsuz sevmeniz ve bu sevgiyi ona söz ve beden dili ile belirtmeniz çok önemli.Yani çocuğumuz bir dersinde kötü not alsa veya size ters gelen tavırlarda bulunmuş olsa bile onu her şeye, her hareketine rağmen sevebilmekten bahsediyorum. Bazı ebeveynler biliyorum, oğlu veya kızı önemli bir sınavdan düşük not aldığında çocuğuna karşı soğuk davranıyorlar.
Bir de mutlaka çocuğumuza sevgimizi her koşulda göstermek lazım. Bir danışanım, (anne) "Oğlum artık büyüdü" diye onu öpmekten, kucaklamaktan kaçınıyordu.
Başarısızlığa uğramış çocuğu aptal, işe yaramaz olarak etiketleyerek hakkında olumsuz tablo çizmek yapılacak en kötü şeydir. Çünkü danışmaya gelen bazı öğrencilere testler uygulayıp sonuçlarını yorumladığımda görüyorum ki öğrencinin zekası normal, dikkati, hafızası çok iyi. Fakat ailede yaşanan huzursuzluklar veya ebeveynden birinin hasta olması, öğretmenin sert ve ilgisiz olması, sınıfta kendini yalnız, değersiz hissetme gibi birçok psikolojik faktörler çocukların kapasitesi olduğu halde ders başarısını olumsuz etkiliyor. Bazı öğrenciler de verimli ders çalışma yollarını bilmiyor, zamanını iyi kullanamıyor.
Başarısızlık yüzünden aşağılanmış çocuk kendi kabuğuna çekilir. Utanç duygusu ruhunda yaralar açarak öfke ve intikam duygularına dönüşür. Halbuki başarı için öğrenme, kendine güven, esneklik, açıklık ve stresten uzak sağlıklı bir zihin gereklidir. Utanç duygusu ise gerilim, içe kapanma ve kendinden şüphe etme gibi duyguların ortaya çıkmasına neden olur.
Değerli okuyucular, şu nokta hiçbir zaman unutulmamalı: "Stres başarıyı engeller". Çocuğumuzda şu tepkileri fark ettiğimizde onunla daha yakından ilgilenmemiz doğru olacaktır;
- Nedensiz kendini yorgun hissetme.
- Okula gitmekte isteksizlik, sabah hazırlığında huzursuzluk.
- Her zamankinden fazla televizyona veya bilgisayara odaklanma.
- Karın ağrısı, mide bulantısı, kusma, iştahsızlık, susuzluk.
- İşbirliğine yanaşmama.
- Her zamankinden daha hırçın olma.
- Bağımlı olma ve başkalarından yardım bekleme.
- İçine kapanma, sinirlilik, unutkanlık gibi belirtileri çocuğumuzda fark ettiğimizde mutlaka bir uzmana danışılmalıdır.
Çocuğumuzun başarılı olması için ; düzenli bir aile ortamı ve olumlu ilişkiler, iyi bir başlangıç zeminidir. Yeterince sevgi ve ilgi gören çocuk mutlaka okulda ve derslerinde daha çok başarılı olur.
Düzenli aile ortamı herkesin sorumluluklarının net ve düzenli olarak yerine getirildiği, iletişimin yoğun ve açık olduğu ortam demektir.
Çocuğu başarılı olma yönünde güdülemek için onu her şeyden önce, yüreklendirmek gerekir. Eğer ebeveyn, çocuğun başarabileceğine inanırsa ve bunu çocuğa aktarabilirse, çocuğun başarısı için kendisinden beklentisi de yüksek olur.
Ayrıca çocuğunun başaracağına inanan ve bunu ona ifade eden anne baba, başarısızlık durumunun da dünyanın sonu olmayacağını çocuğuna hissettirmelidir. Hatta ebeveyn olarak bizler; "Başarabileceğine inanıyoruz" mesajını da çocuğumuza hissettirmeliyiz.
Çocuğumuzun başarılı olması için farklı seçenekleri görmesine ve bulmasına yardımcı olmak gerekir. Bu seçenekleri ona hazır sunmak yerine, kendisinin bulmasını teşvik etmek için uygun cümlelerle yönlendirilebilir. Başarılı olması için beklenen çabaları sırasında çocuğa, performansı ile ilgili geri bildirimler sağlanması önemlidir. Özellikle doğru girişim ve aşamaların sonucunda çocuğa olumlu geri bildirim verilmesi, hem daha çok çabalaması için onu güdüler hem de doğru yolda olduğunun belirlenmesi, başarılı olacağı konusundaki kendine güvenini yükseltir.
Özellikle, yeterince başarılı deneyimleri birikmemiş olan ilkokul çağı çocuğu için, küçük başarılarının dahi fark edilmesi, onu yeni denemeler ve girişimlerde bulunması için cesaretlendirir.
Çocuğumuzun başarılı olması için ona örnek olmak da çok önemlidir. Örneğin, başarılı bir baba, çocuğun önünde etkili bir model olarak yalnızca elde ettiği başarıyla değil, o başarıya nasıl ulaştığı ile ilgili olarak da örnek oluşturur. Planlı çalışan bir baba, çocuğun da daha düzenli olmaya çaba göstermesine neden olabilir.
Peygamber Efendimiz (s.a.s.) çocuklar üzerinde çok ciddi dururdu. Çocuklar kendisine yönelince, O da büyük bir insan gibi onlara iltifatta bulunur, kimisini sırtına, kucağına alır ve hepsini hoşnut edecek bir tavır sergilerdi. Şayet bir çocuğa, "Sana filan zaman şunu vereceğim" diye söz vermişse, bir büyük insanla ahitleşmiş, sözleşmiş gibi, vaad ettiği vakitte mutlaka sözünü yerine getirirdi.
Hicri yılbaşınızı kutlar, sağlık mutluluk huzur getirmesini dilerim.
PSİKOTERAPİST KIVANÇ TIĞLI

Çocuğum ilkokula hazır mı?

      Değerli okuyucularım; uzun bir tatil molasının ardından yine sizlerle bilgi ve tecrübelerimi paylaşacağım için çok mutluyum, heyecanlıyım.

Okulların başlamasına az bir zaman kaldı. Birinci sınıflar haftaya okula başlayacaklar.

Özellikle çocukları ilkokula başlayacak bazı aileler, çocuklarının okula zihinsel ve ruhsal yönden uyum sağlayıp sağlayamayacağı konusunda kaygılar taşıyor. Hele bir de şu anki eğitim sisteminde yapılan değişikliklerden dolayı her veli telaş içinde... Yeni eğitim sisteminde okula başlama yaşının 7'den 5,5 yaşa çekilmesi birinci sınıfta eğitim görecek öğrenci sayısını Türkiye'de % 40 artırdı. Bu da okullarda sınıf mevcutlarında bir artış demek. Bu yıl okula başlayacak 5,5 yaş grubuyla, geçtiğimiz yıl anasınıfını bitiren 1. sınıfa kayıt olan çocuklar aynı sınıfı paylaşacaklar. Aralarında 2 yaşa yakın fark olan çocuklar bir arada eğitim görecek. 5,5 yaşındaki çocuk yaşının küçük olması nedeniyle büyükler arasında kendini ezik hissedecek. 5,5 yaşındaki çocuklar yaşları gereği aklı oyun oynamakta olacak, ders yapma konusunda fazla istekli olmayacak, ayrıca beslenme ve tuvalet ile ilgili sorunlar yaşayacaklar. Yeterli pedagojik formasyona sahip olmayan öğretmenler, 5,5 yaşındaki 1.sınıf öğrencisini nasıl anlayabilecek, nasıl ihtiyaçlarına karşılık verebilecek onu da bilemiyorum.

Yaşça kayıt hakkı elde etmemiş olduğu halde fiziki ve ruhi yönüyle okula hazır olduğu farzedilen 61-66 ay arası çocuklar velisinin yazılı isteğiyle 1. sınıfa başlayabilecek. 66. ayı dolduğu halde çocuğunu okula göndermek istemeyen veli hastaneden "Fiziken okula başlamaya uygun değil" ya da "Zihinsel yönden okula başlamaya uygun değil" şeklinde rapor alabilecek. Böyle bir rapor alan veli ister istemez şu şekilde düşünecek; "Çocuğum için aldığım rapor, ileride onun eğitim hayatını olumsuz yönde etkiler mi?" Milli Eğitim'in bu konuda net bir açıklama yapması gerekiyor.

Değerli okuyucular, okul çocuklar için yeni bir sosyal ortamdır. Çocuğun bu ortama uyumu, aileden kazandığı iletişim becerileri ve ilişki biçimlerini kullanmasıyla mümkündür. Çocuğu anaokula giden, yani okul öncesi eğitim alan anne ve babalar bu konuda çok şanslı. Çünkü okul öncesi eğitimi alan çocuklar, ilkokulda daha çok başarılı oluyorlar.

Çocuğu ilkokula başlayacak aileler, mutlaka çocuklarının okul olgunluğu düzeyini, dikkat, görsel algı, hafıza gibi becerilerini ölçtürmeliler. Çocuklara yapılacak "Metropolitan Okul Olgunluğu Testi" ile çocuğun ilkokulda zorlanıp zorlanmayacağı, başarılı olup olamayacağı anlaşılıyor. Bu testin içeriğinde; çocuğun küçük kas gelişim seviyesi (kalem tutma becerisi), görsel algısı, dikkat seviyesi, işitsel algısı, görsel hafızası, dil gelişimi ile ilgili sorular mevcut. Böylece aileler bu konuda bilgilendirilmiş oluyor. Maalesef, bazı çocuklar okula zihinsel yönden hazır olmadığı halde, ilkokula gönderiliyor. Sonra da derslerini anlayamıyor, okuma-yazma öğrenemiyor. Çok acı ki, belki de sınıfta kalıyorlar, tembel damgası yiyorlar.

Okula başlarken, çocuğunuzun zihinsel olarak hazır olmasının yanı sıra, sosyal ve duygusal yönden hazır olması da büyük önem taşır. İlkokula başlayacak çocukta bazı kaygılar, korkular olabilir.

Çocuklar için kaygı oluşturabilecek düşünceler şöyle sıralanabilir:

¥ Anne-babasından ayrı kalma endişesi,

¥ Okul içinde kaybolma veya okulda unutulma endişesi,

¥ Kalabalık sınıf ortamında kendisiyle ilgilenilmeyeceği düşüncesi,

¥ Ders süresinin uzun gelmesi, oynamak istemesi,

¥ Kuralları anlamada zorluk çekeceği düşüncesi,

¥ Başarısızlık endişesi... gibi.

Bu dönemde, bütün sorularına cevap arayışı içinde olan çocuğunuza her zamankinden daha yakın olmalısınız.

Araştırmalar, beş ilkokul çocuğundan dördünün okulun ilk günü sınıfta gerginlik yaşadığını göstermektedir.

Okula yeni başlayan çocuğunuz için;

¥ Çocuğunuzu okulla ilgili olarak önceden bilgilendirin, okulu gezdirin,

¥ Güven verin, rahatlatın,

¥ Çocuğunuzun okulla ilgili bütün kaygıları dikkatle dinlenmeli, okulla ilgili gerçekçi bilgiler verilmeli,

¥ Bazı çocuklar okula uyum konusunda aşırı kaygılar yaşayabilir hatta okula gitmek istemeyebilir. Okul korkusunun çocuktan olduğu kadar, okul ve öğretmen tutumlarından da kaynaklanabileceği unutulmamalıdır. Okula gitme ile ilgili aile bireyleri ortak tutum içinde olmalı ve çocuğun okula gitmemesine asla izin verilmemelidir. Ayrıca uzun vedalaşmalardan, kişisel kaygıların yansıtılmasından kaçınılmalıdır. Ev içinde de çocuğun anne-babaya bağımlı olması azaltılmaya çalışılmalı, kendi başına bulduğu uğraşlar konusunda destek olunmalı. Ebeveynler, okula başlamadan önce okul alışverişini çocuk ile beraber yapmalılar.

Yeniliklerle dolu eğitim yılının bütün öğrenciler için başarı getirmesi dileğiyle Allah'a emanet olunuz.
**Okul Başarısını Etkileyen Faktörler Nelerdir?

İster ilkokula, ister üniversiteye gitsin bir çocuğun eğitim başarısını yükseltmek konusunda anne ve babaya önemli görevler düşmektedir. Ancak anne ve babanın çocuğunun eğitim başarısı konusunda yapabileceklerinin ‘Katkı’ ‘Yardım’ olduğunu akıldan çıkarmamak gerekir. Bu konuda çocuğunuzla işbirliği yapmanız gerekecektir.

1- Ev ve aile ortamı

Özgüven

Otonomi, kendi kendini yönetme

Motivasyon

Başarı konusunda anne ve babanın tutumu ve desteği

Ebeveynin aşırı baskısı

Ebeveynin beklentisi

Stres oluşturan olumsuz ev koşulları

2- Bireysel özellikler

Okul ve öğretmen

1- Ev ve aile ortamı

Özgüven : Öğrenmekten keyif almak büyük ölçüde çocuğun özgüvenine bağlıdır. Yakın çevresi çocuğu tanıyıp onun ihtiyaçlarını fark ederek, karşılamaya çalıştığında özgüven için önemli adım atılır.

Otonomi, kendi kendini yönetme : Anne- baba çocuğun dış dünyayı keşfetmek ve tanımak için yaptığı girişimleri desteklediği, bağımsız olması konusunda çocuğu teşvik ettiği takdirde, çocuk kendi kendine yetmenin hazzını yaşar.

Motivasyon : Anne ve baba ilgilerini geliştirmesi için yeterli kapasiteye sahip olduğu konusunda çocuğu teşvik etmelidir. Bunu sağlamak için küçük yaştan itibaren fırsatlar oluşturulur ve bu fırsatları değerlendirmesi için çocuk cesaretlendirilir.

Başarı konusunda anne babanın tutumu ve desteği : Anne ve baba, çocuğun bireysel kapasitesinin elverdiği oranda yapabileceğinin en iyisini yapmasını bekler. Burada önemli olan, çocuğun başarılarının saygı ile karşılanması, buna karşılık hazır ve yeterli olmadığı bir takım şeyleri başarıp, tamamlaması konusunda baskı yapılmamasıdır. Çalışmaları ailesi tarafından desteklenmeyen ve başarısızlıklarından dolayı eleştirilen çocuk, kendini değersiz bir kişi olarak görür, kendini küçümser. Bu da onun varolan yeteneklerini gizlemesine neden olabilir. Çocuklarına destekleyici bir ortam sağlayan, başarılarıyla ilgilenen, gelecek çalışmaları için onları teşvik eden, onlara sevgi ile yaklaşan ailelerin çocuklarında okul başarısının yüksek olduğu görülür.

Ebeveynin aşırı baskısı : Çocuk erişemeyeceğini düşündüğü yüksek başarıya ulaşmak için aşırı ve sürekli ebeveyn baskısı hissettiği zaman bu sabit baskı ile başa çıkamaz. Buna bağlı olarak da anne ve babasının kendisinden beklediğini düşündüğü başarıyı elde edemez. Aşırı eleştiren anne baba, çoğunlukla kabul görmeyen, ne sevilen ne de kolay sevebilen kişilerdir. Hep sevilmeme korkusunu yaşadıkları için çocuklarının daha başarılı olması için uğraşırlar. Yıkıcı eleştiri, kabul etmeme davranışını da beraberinde getirir. Öte yandan anne babaları tarafından aşırı korunan çocuklarda da okul başarısında düşmenin yani sıra, gece işemeleri, içine kapanma, karin ağrısı, sik sik soğuk algınlığına yakalanma ve utangaçlık görülebilir. Dikkat edilmesi gereken , her başarısızlıktan çıkarılacak derstir. Bir başka nokta ise, çocuğun kendi kendisi ile yarışarak başarı grafiğini yükseltebilmesidir. Çocuğu başarılı arkadaşları ile kıyaslamak yerine kendisiyle kıyaslamak gerekir. Önemli olan çocuğun dünü ile bugünü arasında görülebilen somut farktır.

Ebeveynin beklentisi : Anne ve babanın beklentisi çocuğun yeteneğinin üzerinde ve yüksek olduğu zaman çocuğun cesareti kırılır. Çocuk anne ve babasını hayal kırıklığına uğratmaktan korkar. Oluşan bu başarı ile ilgili kaygı, çocuğu yeni girişimlerden ve denemelerden alıkoyar. Çünkü o böylelikle kendini başarısız olmaktan korumuş olur. Aynı şekilde yüksek beklenti yerine düşük ebeveyn beklentisi karşısında çocuk kendini zorlamaz. Çünkü zaten annesi ondan ödevini tamamlamasını beklememektedir.

Stres oluşturan olumsuz ev koşulları : Günümüzde stres, bireyin ihtiyaçlarının karşılanmamasından ortaya çıkan duygusal gerilim olarak tanımlanmaktadır. Çocukluk stresleri, temel ihtiyaçların karşılanmamasından kaynaklandığı gibi, erişkinle çocuğun algılama farklılıklarından da kaynaklanabilir. Çocuklar için stres yaratan ortamlar arasında anne veya babanın ölümü, boşanmaları, yakın bir aile üyesinin ölümü, anne ve babanın yeniden evlenmesi, seyahate bağlı uzun süreli ebeveynden ayrı kalma, aile içinde hastalık, yeni okul, yeni öğretmen, annenin hamileliği, kardeşin doğumu, okula yeni başlama, okulu bitirme veya taşınma sayılabilir. Anne ve babadan birinin kaybı sonucu oluşan eksik aileden veya boşanma sonucu oluşan dağılmış aileden gelen çocuk bu mutsuz ev ortamında öğrenmeden keyif alıp, haz duyabilmek için gerekli olan duygusal ve sosyal uyaranlardan mahrum kalmış olur. Bu faktörler ve evde oluşturulan gerilim, çocuğun gelişimini olduğu kadar okul yaşamını da olumsuz etkiler. Bu tür ortamlarda çocuğun çabalarının yetersiz bir mücadele şeklinde sürmesi onu kırıklığa uğratır. Kendini yetersiz hissedebilir. Buna bağlı olarak zayıf benlik imajı gelişebilir. Bunun ardından daha ciddi duygusal sorunlar çıkabilir.

2- Bireysel Özellikler

Bilişsel, fiziksel ve duygusal olgunluk yetersizlikleri, okul başarısını etkiler. Bu gelişimsel düzensizlikler genellikle daha çok ergenlik döneminde karşılaşılır. Ergenlik gelişiminin gecikmesi, okul görevleri ile ilgili olarak yoğunlaşmada engelleyici rol oynar. Bu durum kendine güvenin zedelenmesine yol açabilir.

3- Okul ve Öğretmen

Her çocuğun kendini duygusal ve sosyal açıdan güvenli hissedebileceği, korkularını ve güvensizliğini yenebileceği, öğretmeninin ve arkadaşlarının onu seveceği bir ortama ihtiyacı vardır. Ailesi tarafından gerekli ihtiyaçları karşılanan ve kendine güveni olan çocuklar, öğrenmekten zevk alırlar. Okulda bu bunu sağlamak için çocuğa başarabileceği görev ve sorumluluklar verilebilir ve fırsatlar tanınabilir. Böylece çocuk başarı tecrübelerinden yararlanarak güvenini güçlendirir.

Anne- Babalara Öneriler

Ödevini yapmadığı zaman çocuk kendi sorunu öğretmen karşısında kendi başına çözebilme yolları bulmalıdır. Anlaşılmayan sorular için ebeveyne başvurabilmelidir ancak ödevler ebeveynle birlikte yapılmamalıdır.

Çocuğunuza zamanı iyi kullanmasını ve yönetebilmesini öğretin. Programını öyle yapsın ki ders çalışmaya da diğer etkinliklere de zaman ayırabilsin.

Eğer çalışma davranışının sıklığı arttırılmak isteniyorsa, çalışma, hoşlanılan ve sık yapılan bir başka etkinlikten önceye alınabilir. Bu kurala göre çocuğun hoşlandığı etkinliği yapabilmesi için önce belirli bir süre ders çalışması gerekecektir.

Anne baba şunu unutmamalıdır: “Başarisizlik” diye bir şey yoktur. Yalnızca “ögrenilecek dersler” vardır.

Çocuğunuzu iyi tanıyarak beklenti düzeyinizi gerçekçi oluşturabilirsiniz.

Çocuğunuza yapabileceğiniz en büyük yardım ilgi ve yetenekleri doğrultusunda onu yönlendirmek ve ihtiyacı olan desteği ona sağlamaktır.

Çocuğunuzu olduğu gibi, kendisi gibi görmeyi öğrenin.

Anne ve baba olarak geçmiş okul yaşantılarınızdaki başarılarınızı çocuğunuzun tekrarlamasını beklemek ya da elde edemediklerinizi çocuklarınızı zorlayarak elde etmeye çalışmak, yalnızca kendinizi tatmin etmekten öte bir işe yaramaz.

Unutmayın ki, siz sofranızda kitaplardan konuşan, güzel sanatlardan söz eden, (eğitim düzeyiniz ne olursa olsun ) kendini yetiştirmeye çalışan ve okuyan bir bireyseniz, çocuğunuz mutlaka başarılı olacaktır.
kaynak.gaziantep.net

Bu sayfadaki yazılar alıntıdır.
 

ÇALIŞKAN ARILAR
 



ÇALIŞKAN ARILARIN DUYURU PANOSU

*DEĞERLİ VELİLER 2013-2014 ÖĞRETİM YILI İÇİN ' SÜT DAĞITIM İZİN FORMU' ÇOCUKLARA VERİLMİŞTİR. YARIN DOLDURUP, GÖNDERMENİZ RİCA OLUNUR.

*DEĞERLİ VELİLER ' SABIR ' KONULU DEĞERLER EĞİTİMİ PROGRAM SUNUMUMUZ 29 MAYIS ÇARŞAMBA GÜNÜ OKUL TOPLANTI SALONUNDA SAAT 01:00 DE YAPILMIŞTIR. KATKISI BULUNAN VE BİZİ İZLEMEYE GELEN TÜM VELİLERMİZE TEŞEKKÜR EDİYORUM.

DEĞERLİ VELİLER,RENKLER RONDU SAYFASI MENÜLERE EKLENMİŞTİR.ÇOCUKLARIN RENK GÖREVLERİNİ ÖĞRENEBİLİRSİNİZ.

*DEĞERLİ VELİLER , MAYIS AYI DEĞERLER EĞİTİMİ TEMAMIZ ' SABIR' DIR.SUNUM İÇİN NELER YAPACAĞINIZA KARAR VERİP BENİMLE PAYLAŞIMDA BULUNABİLİRSİNİZ!

DEĞERLİ VELİLER, HAYAT BİLGİSİ DEFTERLERİNE ' HER GÜN 3 TANE GÜNLÜK HABER' YAZDIRINIZ.YAZDIKLARINI ÖNCE EVDE OKUTUNUZ.

*DEĞERLİ VELİLER E OKULA' A TÜM DERS NOTLARI GİRİLMİŞTİR.KONTROL EDEREK, EKSİK YA DA FAZLALIK VARSA SİSTEM KAPANMADAN BANA BİLDİRİNİZ.!

* DEĞERLİ VELİLER, ' VATAN SEVGİSİ' DEĞERLER EĞİTİMİ PROGRAMIMIZ 28.MART PERŞEMBE GÜNÜ ÇOK AMAÇLI OKUL TOPLANTI SALONUNDA GERÇEKLEŞTİRİLMİŞTİR.EMEĞİ GECEN HERKESE TEŞEKKÜR EDERİM.

*2. VELİ TOPLANTISINDA KATILAN HERKESE TEŞEKKÜR EDERİM.TOPLANTIDA ALINAN KARARLARI ÇOĞALTARAK, BİR NÜSHASINI OKUL MÜDÜRÜNE VERDİM.AYRICA HER ÖĞRENCİYE DE VEREREK SİZLERE GÖNDERDİM.BİLGİNİZ OLSUN.

*DEĞERLİ VELİLER, PROJE SUNUMLARIMIZ 2. DÖNEMDE DEVAM EDİYOR.PROJE SUNUMU YAPANLAR NOTLARINI MENÜLERDE PROJELERİMİZ SAYFASINDAN KONTROL EDEBİLİRLER.

*SNELEN GÖZ TARAMASI 2. KEZ YAPILMIŞTIR. ÇOCUKLARINIZA ÖLÇÜM SONUÇLARINI SORARAK YORUM YAPMALARINI SAĞLAYINIZ.

*SUNULAR SAYFAMIZA YENİ ÇALIŞMA LİNKLERİ EKLENMİŞTİR.ZAMAN ZAMAN ZİYARET ETMENİZİ TAVSİYE EDERİM.

* DEĞERLİ VELİLER PROJE EV ÖDEVLERİ VE NOTLARINI MENÜLERE EKLENEN' PROJE EV ÖDEVLERİMİZ' SAYFASINDAN TAKİP EDEBİLİRSİNİZ.

* ÇOCUĞUNUZLA İLGİLİ PAYLAŞMAK İSTEDİĞİNİZ SORUNLARI BANA YAZARAK İLETİNİZ.

cznuran@gmail.com

www.cz1j..tr.gg :)

**BU GÜN OKULDA NELER YAPTIK!!**



19.04.2013
*HAYAT BİLGİSİ DERSİNDE; *TEMA DEĞERLENDİRME SORULARI ÇÖZÜMLENDİ.
D.K.107 *SORULARIN CEVAPLARI DEFTERE YAZILDI.
*TÜRKÇE DERSİNDE, 'KUŞKUCU HOROZ ' ADLI METİN OKUNDU.ANLATIM YAPILDI.İLGİLİ ETKİNLİKLERİ YAPILDI.
*SEBEP-SONUÇ ETKİNLİĞİ TAMAMLANDI.
*MATEMATİK DERSİNDE;YAŞ PROBLEMLERİ PROBLEMLERİ ÇÖZÜMLENDİ.
*MATEMATİK KİTABI: 140 E KADAR TAMAMLANDI.
*MATEMATİK ÇALIŞMA KİTABI: 91 A KADAR TAMAMLANDI.
* OYUN VE FİZİKSEL ETKİNLİKLER DERSİNDE' 23 NİSAN ' İÇİN ' MÜSADENİZLE ÇOCUKLAR' ŞARKISIYLA OYUNLAR OYNADIK.
* SERBEST ETKİNLİKLER DERSİNDE;23 NİSAN KONULU ŞİİRLER OKUNDU.
* GÖRSEL SANATLAR DERSİNDE; 23 NİSAN GÖRSEL BOYAMA ÇALIŞMASI YAPTIK.
* MÜZİK DERSİNDE; ÇEVREMİZDEKİ SESLER KONUSU İŞLENDİ.
*DERS K.

www.basakcocuklari.tr.gg DAHA ÖNCEKİ SINIF SİTELERİMDEN BİRİSİ




Duyuru Panosu

Facebook beğen
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol